Priapizm; herhangi bir cinsel uyarıya maruz kalmadan, penisin tam ya da kısmi olarak sertleşmesi ve bu sertleşmenin saatler boyunca devam etmesi durumu olarak kısaca tanımlanabilir. Çok yaygın görülmemekle birlikte orak hücre hastalığı olan kişilerde oluşma riski diğer kişilere oranla daha yüksektir. 30 yaş ve üzerindeki erkekleri de orak hücre hastalığı bulunan çocukları da etkileyebilir. İskemik ve non-iskemik olmak üzere iki ayrı türü olan priapizm hakkında hazırladığım bu blog yazımda, “Priapizm neden olur?”, “Priapizm belirtileri nelerdir?” ve “Priapizm nasıl tedavi edilir?” gibi önemli soruların yanıtlarını bulabilirsiniz.
Priapizm; herhangi bir cinsel uyarıya maruz kalmadan, penisin tam ya da kısmi olarak sertleşmesi ve bu sertleşmenin saatler boyunca devam etmesi durumu olarak kısaca tanımlanabilir. Çok yaygın görülmemekle birlikte orak hücre hastalığı olan kişilerde oluşma riski diğer kişilere oranla daha yüksektir. 30 yaş ve üzerindeki erkekleri de orak hücre hastalığı bulunan çocukları da etkileyebilir. İskemik ve non-iskemik olmak üzere iki ayrı türü olan priapizm hakkında hazırladığım bu blog yazımda, “Priapizm neden olur?”, “Priapizm belirtileri nelerdir?” ve “Priapizm nasıl tedavi edilir?” gibi önemli soruların yanıtlarını bulabilirsiniz.
Düşük akımlı priapizm olarak da bilinen iskemik priapizm, penis damarlarındaki ya da erektil dokudaki düz kasların kasılmasında yaşanan sorun nedeniyle kanın penisten çıkamaması sonucu ortaya çıkan priapizm türüdür. Özetle, kan penis içerisinde sıkışır. İskemik priapizmin ayırt edici özelliği acil tıbbi tedavi gerektirmesidir. Tedavi edilmediği takdirde penis dokusuna yeterince oksijen ulaşamadığı için peniste doku hasarı oluşturabilir.
Cinsel uyarılma olmadan ereksiyonun 4 saat ve üzerinde sürmesi, glansın yumuşak ancak gövdenin sert olması, peniste gittikçe şiddetlenen ağrı hissedilmesi tipik belirtileri arasındadır. İskemik priapizmin tekrarlayan türü de bulunmaktadır. Kırmızı kan hücrelerinde şekil bozukluğu olan erkeklerde daha sık görülen bu tür, kırmızı kan hücrelerinin kan damarlarını bloke etmesi sonucu oluşur. Bazı durumlarda, ereksiyonlar kısa süreli ve ağrılı şekilde başlayıp zaman içerisinde daha uzun süreli hâle gelebilir. Tekrarlayan priapizm çocukluk döneminde de görülebildiğinden ebeveynlerin dikkatli olmasında fayda olacaktır.
Yüksek akımlı priapizm olarak da bilinen non-iskemik priapizm, penisteki atardamarların düzgün çalışmaması sonucu meydana gelir. İskemik türdeki gibi acil tıbbi tedavi gerektirmemesinin temel nedeni, non-iskemik priapizmde penise normale oranla az da olsa oksijen ulaşabilmesidir. Çoğunlukla penise alınan bir travma, non-iskemik priapizme yol açar. Bu sorunu yaşayan erkekler de cinsel uyarılma yaşamadan 4 saat ve üzerinde penis sertliği ile karşılaşırlar. Ereksiyon sırasında penis gövdesi tam sertliğinde olmaz ve genellikle bu durum ağrıya yol açmaz.
Az önce de belirttiğim gibi farklı nedenler, priapizmin farklı türlerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Normal şartlarda ereksiyon fiziksel ve/veya psikolojik bir uyarana yanıt olarak oluşur. Uyarılma gerçekleştiğinde penisteki süngerimsi dokuya kan ulaşır ve penis erekte olur. Uyarılma sonlandığında ise ereksiyon sırasında penise ulaşan ve ejakülasyona kadar peniste kalan kan, toplardamarlar aracılığı ile vücuda geri döner. Böylece penis sertliğini kaybeder. Priapizm ise kanda, damarlarda, sinirlerde veya düz kaslarda yaşanan sorunların bir sonucudur. Her zaman altta yatan neden belirlenemeyebilir. Yine de kan hastalıklarının, kullanılan bazı ilaçların, alkol tüketiminin, penise alınan travmaların, toksik enfeksiyonların ve metabolik bozuklukların potansiyel nedenler olabileceği düşünülebilir.
Hastanın öyküsünün dinlenmesi, fiziksel muayenesinin tamamlanması ve ek tetkiklerin yapılması ile teşhis süreci tamamlanır. Akabinde priapizm türü doğrultusunda farklı tedavi seçeneklerine başvurulması mümkündür. Penise oksijen ulaşmasını engelleyen iskemik priapizm teşhis edildiğinde acil müdahale şarttır. Bu kapsamda penisteki fazla kanın aspire edilmesi, ilaç enjeksiyonu ya da cerrahi operasyon gibi tedavilere başvurulabilir. Non-iskemik priapizm varlığı belirlendiğinde her zaman tedavi gerekmeyebilir. Genellikle kendiliğinden geçebilen bir durum olarak kabul edilen non-iskemik priapizm, travma nedeniyle oluştuğunda penis dokusundaki hasarın veya arterlerin düzeltilebilmesi için cerrahi müdahale gerekli olabilir.
Çınarlı Mahallesi, Ankara Caddesi, Mistral Ofis Kulesi, No:15, Kat:37, Konak/İZMİR
