Erektil disfonksiyon, diğer adıyla sertleşme problemi veya iktidarsızlık, son derece yaygın bir cinsel fonksiyon bozukluğudur. Geçtiğimiz yıl yapılan uluslararası bir araştırmaya göre 2025 yılına kadar, yani 4 yıl içinde dünya genelinde erektil disfonksiyon vakalarının 322 milyona ulaşması öngörülüyor.
Peki, sertleşme probleminin bu kadar yaygın olmasının ve her yıl bu sorunu yaşayan hasta sayısının artmasının nedenleri neler?
322 milyon vakaya 4 yıl kala, bu soruları yanıtlayalım!
Penisin tatmin edici bir cinsel birleşmeyi sağlayacak sertliğe ulaşamaması olarak tanımlayabileceğimiz erektil disfonksiyon pek çok nedenle ortaya çıkabilir. İlerleyen yaşla beraber bu problemin yaşanma oranı yükselir ancak son yıllarda bu şikayetle kliniğime gelen çok sayıda genç ve orta yaşta hastam da var.
Gözlemlerime göre bu sorunda psikolojik faktörler büyük rol oynuyor ama tek sebep bu değil tabii ki. Birkaç başlığa değinmek istiyorum. Öncelikle penisin damar yapısındaki anomaliler en sık rastladığımız etkenlerden biri. Penis içindeki kan dolaşımının istenen seviyede olmaması gençlerde de bu problemin yaşanmasına neden olabiliyor. Hormonal bozukluklar, sinir sistemindeki problemler, bazen de hastalarımızın kullandığı bazı ilaçların yan etkisi cinsel yaşama gölge düşürebiliyor. Özellikle tütün ürünlerinin kullanımı penisin sağlıklı işleyişine zarar verdiği için sertleşme sorununu ortaya çıkabiliyor. Ayrıca kötü beslenme, hareketsiz ofis yaşamı, aşırı kilo gibi nedenler de gençlerde sertleşme sorununa yol açabiliyor.
Yukarıda saydığım sorunların hepsi aslında her yaştaki erkek için risk yaratır ama genç erkeklerde psikolojik faktörler çok daha sık görülüyor. Yaşadığımız çağın birey üzerinde yarattığı baskı, zamanla başa çıkılamayan bir stres kaynağına dönüşüyor. Bazı zamanlarda bu stres, vücudumuzun kontrol etmekte zorlandığı bir boyuta ulaşabiliyor. Bu da çeşitli hastalıkların kaynağını oluşturuyor ki sertleşme bozukluğu da bunlardan biri. Kimi zaman da kişinin cinsel yaşamdan beklentileri, performans takıntısı, özgüven eksikliği sorunun kaynağı oluyor. Çünkü bu takıntıların getirdiği stres erkeklik hormonu hormonunu da olumsuz etkiliyor. Kişi, bunu gidermek için çeşitli haplar, jeller ve bitkisel ilaçlara başvuruyor. Bu kez de bunlar olmadan başarılı olamayacağını zannederek kendisini bir kısır döngüye sokuyor ve bunların bağımlısı oluyor. İşte tüm bunlar sağlıksız bir süreci başlatıyor!
Sertleşme problemi şikayetiniz varsa öncelikle bir androloji uzmanından yardım almalısınız. Bu tür tedaviler kişiye özel planlandığı için bir başkası için uygulanan tedaviden medet ummak zaman kaybından başka bir şey değildir! Bunun altını çizdikten sonra kısaca tedavi seçeneklerini de aktarmak istiyorum.
Kendi pratiğimde hasta öyküsünü aldıktan sonra, görüntüleme ve diğer tetkiklerin sonuçları ışığında problemin kaynağına yönelik tedaviyi belirliyorum.
Tedavide ilk aşama düzenli bir yaşamı tesis etmek. Kötü alışkanlıklardan uzak durmak, kaliteli uyku, dengeli beslenme ve düzenli olarak spor yapmak yeniden sağlıklı bir cinsel yaşama kavuşmada olmazsa olmazımız.
İkinci aşamada, penis damarlarının iyileşmesini sağlayan ESWT (şok dalga uygulaması), P-Shot tedavisi, kök hücre uygulamaları ve venöz yetmezlik operasyonları ile sertleşmeyi sağlayan tüp yapılarını daha iyi hale getirmeyi amaçlıyoruz. Erkeklik hormonu eksikliği tespit ettiğimiz hastalarımızda erkeklik hormonunu da yerine koymak için çeşitli destek tedavileri veriyoruz. Tüm bu yöntemlerin işe yaramadığı hastalarımızı ise penil protez ile yeniden sağlıklı bir cinsel yaşama kavuşturuyoruz.
Şunu unutmamanız gerekiyor ki sertleşme problemi halen birçok ailenin mutsuzluğuna sebep oluyor. Bilimsel çalışmaların yol göstericiliği ve teknolojinin sağladığı yeni nesil tedavilerin de etkisiyle artık sertleşme problemi çözümsüz değil.
Çınarlı Mahallesi, Ankara Caddesi, Mistral Ofis Kulesi, No:15, Kat:37, Konak/İZMİR
